Sağlığın Can Damarı / Osmanlı Tıbbında Sağlıklı Yaşam

Prof. Dr. Ayten Altıntaş’ın “Sağlığın Can Damarı / Osmanlı Tıbbında Sağlıklı Yaşam” isimli yeni kitabı yayımlandı. Kitapçıların “yeni çıkanlar” raflarında rahatlıkla bulabileceğiniz bu eserin ne amaçla kaleme alındığını yazarın kendi ağzından sizlerle paylaşmak isteriz…
Sağlıklı yaşamak günümüz insanının çok önem verdiği ve ön plana aldığı bir konu haline gelmiştir. Son yıllarda hastalıkların çoğalması, diğer taraftan ömür süresinin uzaması bu ömrün nasıl sağlıklı geçirileceği düşüncesine önem verilmesine sebep olmuştur.
Sağlıklı yaşamak konusunda günümüz tıbbının sık sık yenilenen öğütleri yanı sıra Çin Tıbbı, Hint Tıbbı, Tibet Tıbbı, Ayur-vedik Tıp gibi pek çok eski öğretiler de izlenir olmuştur. Bu eski öğretilerin kuralları yaşam tarzı haline gelmiş, felsefelerini öğrenme çabaları artmıştır.
Sağlıklı Yaşam konusunda Osmanlı hekimlerinin de söylediği çok şey var. Osmanlı Tıbbını inceleyen biri olarak bu konuda yazılan ve kurallar haline getirilen bilgilerin ilgilenenlere ulaştırılmasının bir görev olduğunu düşündüm. Bu bilgilerin özellikle bizim insanımıza hatırlatmanın, daha düne kadar uygulanan bu kuralların gündeme gelmesinin doğru olduğunu düşünüyorum.
Osmanlı hekimlerinin sağlık kuralları aslında Eski Tıb’bın bir parçasıdır. Eski Tıp kendine has bir felsefe ve bilgi birikimine sahip ise de uygulamaları bugünkü tıbbı şekillendirmişti. Osmanlı tıp kitaplarının büyük bir kısmı nasıl sağlıklı yaşanır konusuna ayrılmıştır. Çünkü doktor yerine kullanılan hekim sözcüğünün anlamı öncelikle sağlığı koruyan demekti. Osmanlı hekimlerinin birinci derecede görevi sağlığı korumak için çaba göstermektir. Bu sebeple pek çok bilgiye ulaşmışlar ve bu konu önemli bir sanat haline gelmişti.
Osmanlı tıp kitapları içinde yer alan sağlıklı yaşam bilgileri inanılmaz derecede ince ve hacimli. Bu konuda bilgilerin çokluğu ve detaylar insana hayranlık veriyor. Yaşamın her anında yapılması gerekenler neden ve niçini de anlatılarak geniş bir şekilde verilmektedir. Osmanlı hekimi sağlık kurallarını sıralarken kesinlikle o zaman tıbbının bilgisi içindeki yerini de gösterir, sebep ve netice ilişkisine çok önem verir.
Sağlıklı yaşam konusundaki bilgilerin insanlara ulaştırılması da hekimlerin en önemli görevlerindendi. Bu bilgilerin hastalarına değil tüm insanlara ulaştırılması gerektiğinden her zaman ve her fırsatta bu bilgileri yaydılar. Evlerinin inşasından, yenilen yemeklerin yapılışı, temizliğin şekli ve tüm yaşam tarzı bu kurallara uyularak yapıldı. O dönemde halk hekimlerin öğütlerine inanıyor ve kendi istekleriyle tamamen bu kuralları yerilen getirmeye gayret ediyorlardı. Bu bilgilerin çoğu unutulsa da hâlâ yaşayan pek çok bilgiye rastlıyoruz.
Bu kitap sağlıklı yaşam konusunda Osmanlı hekimlerinin de söyleyecekleri var demek için yazıldı. Bu kitap sadece bir fikir vermek amacıyla yazıldığı için özet bilgilerdir. Aslında Osmanlı tıp kitaplarında bu konudaki bilgiler çok geniştir.
Bu kitaptaki bilgiler tamamen tıp kitaplarına sadık kalınarak, aynen onların sistematiği ve anlatımı içinde verilmiştir. Benim yorumum veya görüşüm yer almaz. Bugünkü tıbbın doğru ve yanlışları da bu kitabı şekillendirmemiştir. Osmanlı hekimlerinin çok önem verdikleri ve asla bozmadıkları kuralları bugünkü tıbba göre şekillendirmenin asla doğru olmadığını düşündüm.
Bu kitapta yer alan bilgilerin bazılarını bugünkü tıp kabul ediyor, araştırma süzgecinden geçmiş, bazıları hiç gündeme gelmemiş, bazıları da bugünkü araştırmalara göre farklı olabilir. Bu o bilgilerin yarınki tıp araştırmalarıyla doğrulanmayacağı anlamına da gelmez.
Sağlıklı yaşam konusuna önem verenlerin bu kuralları da görmesinde yarar var. Bugün uygulanamayacak birçok bilgi olsa da uygulanabilecek ve faydalanılabilecek birçok bilgiye de sahip. Bunların hepsi sadece bir kültür, bir bilgi birikimi olarak da düşünülebilir. Her halükarda binlerce yılın süzgecinden geçmiş ve yalnızca insanlara faydalı olmak amacıyla yazılmış bu öğütleri okumakta fayda var diye düşünüyorum.